Çanakkale Savaşı’nda Kurban Bayramı

Yarbay Kâzım Karabekir’in Çanakkale Savaşı sırasında birliklerine gönderdiği Kurban Bayramı mesajı. O yıl savaş nedeniyle Haccın yapılamadığının da vurgulandığı o satırlar:

Image 

İnsanın direnme sınırlarını zorlayan muharebeler zincirinden oluşan Çanakkale Savaşı’nda Mehmetçiğin moralinin her zaman yüksek tutulması çok önemliydi. Bunun farkında olan Osmanlı komuta kademesinin en çok vurguladığı noktalardan birisi de bu mücadelenin dini yönüdür. Kolordu emirlerinden tabur emirlerine kadar bir çok resmi belgede İslami vurgulara her zaman rastlamak mümkündü. Buna en güzel örneklerden birisi olan, Yarbay Kâzım (Karabekir) Bey’in Çanakkale Savaşı sırasında birliklerine gönderdiği Kurban Bayramı mesajını ilk okuduğumda çok duygulandım. Eminim sizler de aynısını hissedeceksiniz.

Hacc’ın o sene savaş nedeniyle yapılamadığını belirten Yarbay Kâzım Bey, Kurban Bayramı mesajında; “Bu melanet elbette gayretullaha dokunacaktır. Ordu-yı İslâm pek yakında mansur ve muzaffer olacaktır. Gelecek yılın bu günleri, dörtyüzmilyon ehl-i İslâm, hür müstakil ve müttehit, livaü’l-hamd-i Ahmedî altında, Al-i Osman bayrakları sayesinde, müştak ve müftehiri olduğu, Beytullah’a kavuşacak, “lebbeyk!” diye haykıracaktır“ diyor. Askerlerine Kerevizdere kurbanlarına ve şehit arkadaşlarına Fatihalar göndermeleri gerektiğini belirtiyor, tüm personelinin bayramını tebrik ediyordu.

92 yıl önce Çanakkale Savaşı sırasında bir Türk subayının verdiği mesaj, hem savaşın psikolojisini yansıtırken, hem de İslâm dünyasının o dönemdeki zor durumuna dikkati çekiyor. Ayrıca umudu hiçbir zaman da kaybetmemeyi de vurguluyor. Bu belgeyi günümüze ulaştıran Balkan Savaşı, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı gazisi Kd. Başçavuş Nurettin Peker’i rahmetle anıyorum.

İşte Çanakkale Savaşı’nda 14. Kastamonu Tümeni Komutanı Yarbay Kâzım (Karabekir) Bey’in Kurban Bayramı’nda tümenine yazdığı bayram tebriği….

Kerevizdere (17 Ekim 1915)

Yarın Kurban Bayramıdır.
Yüzbinlerce muvahhidinin Kâbe-i Muazzama’da dergâh-ı ulûhiyete yöneldiği, rahmet-i ilâhiye kapılarının âlem-i İslâm’a açıldığı gündür. İngiliz vahşeti, Fransız denaeti, Rus zulüm ve esareti milyonlarca İslâm kardeşimize bu sene Kâbe-i Muazzama’nın yollarını kapadı.
Bu melanet elbette gayretullaha dokunacaktır. Ordu-yı İslâm pek yakında mansur ve muzaffer olacaktır. Gelecek yılın bu günleri, dörtyüzmilyon ehl-i İslâm hür, müstakil ve müttehit, livaü’l-hamd-i Ahmedî altında, Al-i Osman bayrakları sayesinde, müştak ve müftehiri olduğu, Beytullah’a kavuşacak, “lebbeyk!” diye haykıracaktır.

Her evde, her bucakta, tehliller, tekbirlerle kurbanlar kesilirken, biz de Kerevizdere kurbanlarımıza ve şehit kardeşlerimize fatihalar gönderelim. Bizler ya şehitlik ya da gazilik duygusuyla Hakk’a bel bağlayalım. Tâ ki dinimiz kurtulsun, namusumuz masum kalsın. Nâm-ı millet yükselsin. Vatan ebedi şan ve şeref bulsun.

Bu mübarek gün vesilesiyle zabitan ve efrat arkadaşlarımın gözlerinden öper cümleyi tebrik ederim.

14. Fırka Komutanı
Kaymakam Kâzım Karabekir

…….

Bu fırka Balkan Harbi’nden sonra, Yanya’dan Kastamonu’ya dönmüş, daha sonra Çanakkale Savaşı’na katılmıştır. Zaferden sonra Kafkas Cephesi’ne oradan da Irak Cephesi’ne gitmiş, Ali İhsan (Sabis) Paşa’nın 6. Ordusu’nda çok sayıda kayıp vermiş, mevcudu 5-6 kez yenilenmek zorunda kalınmıştır. 30 Ekim 1918’de çok sayıda asker ve subayı İngilizlere esir düşmüş, bir kısmı da Musul’a geri çekilmiştir. Tümen daha sonra İstiklâl Harbi’ne katılmıştır.

Bu tebrik notunun günümüze ulaşmasını sağlayan Gazi Kd. Başçavuş Nişantaşılı Nurettin (Peker), Balkan Savaşı’nda İşkodra’da, sonrasında Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale’de (Arıburnu ve Kerevizdere’de) çarpışmış burada yaralanması üzerine İstanbul’a askeri hastaneye gönderilmiştir. Tedavi edildikten sonra yeniden birliğine katılan Gazi Nurettin Bey, Kafkas Cephesi’nde, sonrasında Irak Cephesi’nde çarpışmış, oradan da İran Harekâtına katılmıştır. Tekrar Irak Cephesi’ne dönen Nurettin Bey, cephenin çökmesiyle 1918 sonlarına doğru İngilizlere esir düşmüş Basra ve Hindistan’daki esir kamplarında üç seneye yakın kaldıktan sonra, Mustafa Kemal Paşa’nın İngilizlerle yaptığı esir değişimi sonucunda İstanbul’a dönerek esaret hayatı son bulmuştur.

Kurtuluş Savaşı’na gönüllü olarak katılan Nurettin Bey, Sakarya Cephesi’nde büyük yararlılıklar göstermiş, tekrar yaralanmış, kırmızı şeritli İstiklâl Madalyası ile taltif edilmiştir. 1912’de Balkan Savaşı ile başlayan ve birçok cephede 11 yıl süren askerlik hayatı, 1923’te Cumhuriyet’in ilân edilmesiyle sona ermiştir.

Bu belgeyi bana veren merhum Gazi Nurettin Peker’in oğlu Orhan Peker Beyefendiye çok teşekkür ederim . Kendisi babasından kalan belgelerden, tuttuğu notlardan arşiv oluşturmuş üzerinde çalışıyor. Uygun bir zamanda yayınlamayı düşünüyor. Umarım bu notlar ve belgeler kısa zaman içerisinde yayınlanır, genç neslimiz hayatı inanılmaz zorluk içerisinde geçen, cepheden cepheye koşan, yaralanan, ölümle defalarca burun buruna gelen, esaret hayatı yaşayan ama umudunu hiçbir zaman kaybetmeyen bu gazimizi ve onun şahsında zor geçen o günleri okuma, anlama fırsatı bulur.

www.geliboluyuanlamak.com

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
emoji-5
Emoji
Çanakkale Savaşı’nda Kurban Bayramı

Bültenimize abone olun, yeni haberleri bildirelim.

Yalıhüyük hakkındaki yeni haberlerden haberdar olmak için ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Yalıhüyük.com ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!