İşte ispatı başlıklı yazısıyla Yusuf Çakıcı, sitemiz yazarlarından Fatih Atalay'a bakın neler yazdı…
Doğrudur Kardeşim Fatih ATALAY Bey!..
YALIHUYUK.COM'daki yazınızı okuyunca benimde içimden sizlerle tanışmak ve bazı güzellikleri paylaşmak istedim. Gelin dostlar yaklaşın, tanıyalım biz bizi, İzniniz varsa eğer, tanıtam ben denizi: 1963 Van Saray doğumluyum, Doğduğumdan beridir, dert, elemle doluyum. Asil adım Yusuf -dur, ÇAKICI ’ysa soyadım, huzur ve gün görmedim, budur benim feryadım. Küçüklükten beridir, yoklukla yoğrulmuşum, kah derbeder bir asi, kah şükür dar olmuşum… Mısralarıyla sizlere merhaba derken ; Yüce dinimiz insanoğluna önemli ahlaki ilkeler koymuş bu önemli ilkelerden birisi de hiç şüphesiz yaratılmışların en güzeli olan insan ve insana olan sevgidir.
Sevgi duygusu, insanın hemcinsleriyle arasındaki ilişki ve kaynaşmasının en önemli unsuru ve toplumsal hayatın gelişip güçlenmesinin vazgeçilmez şartıdır. Bu bakımdan Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflerde bütün Müslümanların yer ve ırk ayrımı yapmaksızın kardeş olunması vurgulanarak, onlar arasında güçlü bir sevgi bağı kurulması öngörülmüştür.
Bu konuda Yüce Rabbimiz Hucurat Suresinin 10. ayetinde; Mealen şöyle buyurmaktadır:
“ Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin. ”
Yüreği sevgi dolu Hz.Peygamberimiz (s.a.s) de : “ İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de kamil mümin olamazsınız. ” buyurmuşlardır. ( Müslim İmam 93)
İslam Dini’nin bu güzel öğütlerinden aldıkları ilham ile “ Elif okuduk ötürü pazar eyledik götürü yaradılanı severiz Yaradandan ötürü '' diyen Yunuslar,
'' Ne olursan ol yine gel'' diyen Mevlânalar,
'' Bir olalım, iri olalım, diri olalım'' diyen Hacı Bektaşi Veliler hep sevmeye ve sevgiye çağırmışlardır.Görüldüğü gibi bir mezranın, bir köyün, bir kasabanın, bir ilçenin, bir ilin veya bir ülkenin, bireylerini ve nesillerini bir araya getirip kaynaştıran en büyük unsur sevgidir. Bu surette birbirini seven insanlar kendi mutluluğunu düşündüğü kadar diğer insanların yarar ve mutluluklarını da düşünürler. Böylece aralarındaki birlik ve kaynaşma daha da artar.Mevlana'nın ifadesiyle “ Sevgi; acıyı tatlıya, bakırı altına, hastalığı şifaya, zindanı saraya, belayı nimete ve kahrı rahmete dönüştürür.” diyerek insanların bir arada huzurlu ve güvenli yaşamalarının tek şartını sevgiye, kardeşliğe bağlamışlardır. Ben denizde “ Ayrılık değil birlik, kargaşa değil dirlik, ırkı yet değil kardeş olmamız ” gerekmektedir diyorum.
Yalı'yı göl kenarından, Hüyük'ü ise tarihi yer altı şehrinden almış Yalıhüyük İlçesine 05.02.2000 tarihinde tayin edildim.Tabi gelmeden önce birkaç yeri aradım acaba Yalıhüyük İlçesi ve halkının nasıl olduğu hakkında bilgi almak için. Aldığım bilgiler Yalıhüyük halkı insanları Keserler asarlar… oldu. Önce bu haberler beni çok üzdü. Aileme tayin yerime ben yalnız gideceğim sizleri götürmeyeceğim dedim fakat olmadı kendi kendime dedim ki burası Mevlana’nın torunlarının yeridir. Öldürseler de gömerler, kesselerde kesilen uzuvları dikerler deyip, T.C. Hükümetinin 35. Başbakanı Sayın Ferit MELEN’ in Memleteki 1481 km uzaklıkta olan Van’ın Saray İlçesinden, torusların eteğinde bulunan yeşilliği, elma bahçeleri, buğday tarlaları, Arpa tarlalarının yanı sıra sevecen insanların olduğu Yalıhüyük ’e geldik. Tabi önceleri çok sıkıntı çektim. Doğudan gelmiş, neyin nesidir deyerek bana bakış açılarını görünce sıkıldım ve üzüldüm. Ama kendi kendime karar verdim ben burada kalıp Fatih Bey’in dediği gibi insanın doğduğu yer değilde doyduğu yeri seçtim. Ben inanıyorum ki Yalıhüyük halkının sevecen insanlarına sevgiden yana saygıdan yana bir şeyler verilince kim olursa olsun, ülkemizin neresinden gelirse gelsin o kibar lisanlarıyla “ Gelgit, nişlen ”diyerek baş tacı ederler. Bu sevecenliği daha kalıcı bir hale getirebilmek için herkese sorumluluk düşmektedir.
Nüfusunun 6-7 bin olduğu ve bu nüfusun çoğu Yurt içi ve Yurtdışında olan vatandaşlarımızın İlçemizde ikametlerinin yanı sıra ekonomik ve kültürel faaliyetlerin yapılabilmesi için görüşleri ne olursa olsun Yalıhüyük için el ele verilmelidir. Gerek yurt dışındaki hemşerilerimiz ve gerekse Türkiye'deki hemşerilerimizin ilçemize yatırım yapmaları gerekmektedir. Bu yatırımların başta Eğitim, Çok Proğramlı Lisenin yatılı olarak öğrenci kapasitesinin artırılması ve eğitime devam ettirilmesi, tekstil atölyesi, meyve suyu fabrikası, Süt ve su ürünleri gibi istihdam sağlayıcı işyerlerinin açılmasıyla vatandaşlarımızın göçü önlenmiş olup kendilerinin böylece kendilerine ‘ DOĞDUKLARI ’ yer ‘ DOYDUKLARI ’ yer olur kanısındayım. Bizler Yalıhüyük ’e geldiğimizden beri o kadar dost edindik ki doğduğumuz yerdeki dostlarımızı bile unutmaya başladık ve nasip olursa buralara yerleşmeye çalışacağız. Tabi Yalıhüyüklü tüm hemşerilerimizle birlikte…
İşte bitti kelamlar, selamlar, sevgiler, Garip Yusuf sizlere hayırlı günlerdir.
Yusuf ÇAKICI Yalıhüyük/KONYA