İster istemez hayatımızın büyük bir bölümünü online (çevrimiçi) olarak geçiyoruz.
Eskiden hayatımız böylemiydi büyük çoğunluğumuz offline(çevrimdışı)haldeydi.Eskiden arkadaşlarımızla bir yerlere gidip iki lafın belini kırardık ,daha samimi olurduk,daha içten oldurduk.Ama şimdi büyük çoğunluğumuz birbirimizi profilden profile görüyoruz . Facebook,Twitter diye iki karın ağrısı bir sosyal ağ platformu çıkardılar hayatımız orada dönüyor abi .Aslında teknolojinin bu kadar ilerlemesi bizi buna zorluyor. Hele bu akıllı telefonlar hayatımıza girdikten sonra online 24 saat online hale geldik.Banka işlerimizi online halledebiliyoruz(internet bankacılığı),yemeklerimizi online sipariş verebiliyoruz,online alışveriş yapabiliyoruz vs.. Yani anlayacağınız üzere normal muhabbetlerimizde bile online kelimesi ağızlarımızdan düşmez oldu . Peki bu online kelimesi hayatımıza ne gibi faydaları oldu ? Eğri oturalım doğru konuşalım ister istemez online hayatın bir çok faydasını da göz ardı etmek mümkün değil. Yemek ayağımıza geliyor, banka işlerimizi yattığımız yerden hallediyoruz(fiş alıp sıraya geçmek şöyle bir uzak dursun),eskisi gibi arkadaşlarımızla buluşamasak da istenildiği zaman Facebookta etkinlik oluşturuyoruz herkesi davet edebiliyoruz(ama nedense pek yapmıyoruz ) .Teker teker aramakla falan uğraşılmaz hem böylelikle zamandan da tasarruf ediyorsun. Diğer işlerine daha çok vakit ayırıyorsun. İş adamları artık şirket hesaplarını cep telefonlarından online bir şekilde yönetebiliyor.Bu yazıyı bile okuyabiliyorsanız şimdi online olabildiğiniz için okuyorsunuz Bu arada yazımın da sonuna gelmiş bulunuyorum. Bir sosyal mesaj vermeden de geçemeyeceğim. Ne kadar online bir hayatımız olsa da ne kadar çevreden soyutlandığımızı düşünsek de şunu unutmayalım büyüklerimizi, arkadaşlarımızı ihmal etmeyelim. Facebookta ‘’selam’’ yazmak ile tokalaşmak, el öpmek arasında dağlar kadar fark var arkadaşlar bunun bilincin de olalım . Sağlıcakla
Kalın!
Raşit Doğan