Beni sokmayan yılan bin yıl yaşasın sözünün artık Yalıhüyük için geçerli olmadığı kanaatindeyim…
Türkiye'de 2 bin yılında yapılan nüfus sayımında 5400 olan Yalıhüyük nüfusu artık hayal olduğu ortaya çıkıyor. 2007 yılında yapılan adrese dayalı nüfus sayımı sonuçları geçtiğimiz günlerde açıklandı .Bu sayım sonucuna göre Yalıhüyük'ün nüfusu 1618 olarak açıklandı.
Peki bu nüfusun düşme sebebi nedir?
Aslında cevap çok basit; bana göre kaybolan nüfus değil işsizliğin hortlaması, Yalıhüyük gibi potansiyeli yüksek bir ilçeye yeteri kadar yatırımın yapılamamasından dolayı yaşanan göçtür.
Artık Yalıhüyüklüyüm diyen herkez ama herkez bunu düşünmesi taşın altına elini koyması gerekiyor. Her şey geç olmadan bazı tedbirler alınmalı yatırım için birilerinin çıkıp yeniden bismillah diyerek bu işin öncüsü olması gerekiyor.
Yıllardır hükümetlerin yerel yönetimler konusundaki çalışmalarında merkez den yönetmenin zorluğu ve yoğunluğundan yakınmışlardır. Yöneticilerimiz bu gün ise küçük yerleşim bölgelerinin belediyeliklerini kaldırması düşüncesi bana kalırsa çelişiyor. Tamam Devlet iktisadi tedbirler almalıdır.Ancak Sosyal devlet isek halkımızın kendi memleketlerinde istihdam edilme noktasında çalışmalar yapmak projeler üretmek zorunluluğu vardır. Bunun yolu da Belediyeleri kaldırmak olmamalı diye düşünüyorum.
Basında yer alan Küçük yerleşim bölgelerinde belediyelerin kaldırıma konusu biraz abartılsa da Türkiye gündemini meşgul etmeye yetiyor.
Gündemde yer alan senaryoların biride mevcut belediyeliklerin yerine İl özel idarelerinde temsilciliklerin açılacağıdır. Hatta bu yolla yerleşim bölgelerine hizmetlerin daha fazla verileceği iddia edilse de buna kesinlikle katılmıyorum.
Gelelim ilçemize…Şayet İlçeliği veya Belediyeliği alınırsa bu Yalıhüyük için bir son olur. Yüksek potansiyele sahip İlçemizde göçü iyiden iyiye tetikler nüfus belki de yarıya düşer. Burada yaşayan insanlar Ekmek davası için Büyük Metropollere gitmek zorunda kalır. Türkiye genelinde böyle bir olayın gerçekleşmesi de İstanbul örneğinde olduğu gibi nüfus patlaması kurum ve kuruluşların daha yoğunlaşması gecekonduların artmasına sebep olacağını kanısındayım.
Çare vardır, çözüm vardır bu çözüm ilk başta Yalıhüyük lü vatandaşlara bağlıdır.
Şuan mevcut nüfusunun belki de üç katını ilçe dışında barındıran Yalıhüyük yine kendi öz evlatları tarafından şu ana kadar duyulmamış görülmemiş bir ilgiye ihtiyacı olduğu kaçınılmazdır. Yatırımlar için bir an önce kolları sıvamalı göç veren değil göç alan bir Yalıhüyük oluşturulmalıdır.
Bu düşüncelerle bir kampanya başlatarak diyorum ki: Haydi Yalıhüyüklüler büyük bir Yalıhüyük için el ele yatırım yapmaya ne dersiniz?
Mevzubahis Yalıhüyük ise Gerisi Teferruattır.
Hepinizi saygı ile selamlıyorum.
Fatih ATALAY
