Ey İsrail! Sen değil misin?

Rahman olan, Rahim olan, Cebbâr olan, Hafid  olan, Kahhar  olan, Mütekebbir olan, Yüce Allah’ın isimleriyle başlarım.

Yüce dinimiz İslam bütün müminleri bir araya toplayıp hangi milletten, hangi ırktan, hangi dilden, hangi renkten, hangi kılık ve kıyafetten, ister cahil – ister alim, ister güçlü – ister zayıf, ister zengin – ister fakir, tümünü Kur’anın tabiriyle “ Müminler ancak kardeştirler…” (49/10) fermanıyla ilan etmiştir.

Buhari’nin rivayetine göre Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz sahabeden üç konuda biat almıştırTarayıcınız bu resmin gösterilmesini desteklemiyor olabilir. Birincisi namaz kılmak, ikincisi zekat vermek, üçüncüsü de müslüman kardeşleri hakkında hayır düşünmek, hayır istemek ve dilemektir.

Yine İbni Mesud (r.a) Efendimizden rivayet ettiği bir hadislerinde “ Müslümana söv-mek fısk, ona karşı savaşmak da küfürdürTarayıcınız bu resmin gösterilmesini desteklemiyor olabilir.”, Bir başka hadislerinde “ Müslüman müslümanın kardeşidirTarayıcınız bu resmin gösterilmesini desteklemiyor olabilir. Müslüman, asla kardeşine zulmetmez, onu kendi başına terk etmez, onu zelil etmezTarayıcınız bu resmin gösterilmesini desteklemiyor olabilir. Bir müslümanın bir müslüman kardeşini hakir görmesi kadar büyük bir kötülük yokturTarayıcınız bu resmin gösterilmesini desteklemiyor olabilir.” buyurmuşlardır. Yüce dinimizin kardeşliğe bu kadar önem verdiği halde o zaman nedir bu Müslümanların hali tespih taneleri gibi dökülüp dağılmakta veya dağıtılmakta oldukları. Şeytan ve onun yardımcıları Hz.Adem Safiyullahtan günümüze dek müslüman kardeşliğin ortaya çıkmasına hep engel olmuş ve dünya durdukça olmaya devam edecektir galiba. Oysa gerçek kardeşlik küfür, nifak, münkir, zulüm, arsızlık hırsızlık, yolsuzluk insan canına kıyanlara şeytan ve yoldan çıkmışlara zamanla onları perişan etmiştir. Bu bakımdan Müslümanlar kardeş olma şuurunun bilincinde olmalı dünya ve ahiret saadetine ermelidirler. Ve bu kardeşlik hiçbir dünyevi menfaatlerle bozulmamalı ve birbirlerine zarar vermemelidirler. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v) Efendimiz “ Zalim de olsa, mazlumda olsa kardeşine yardım et.” Tavsiyesinde bulunmuş, zalime nasıl yardım edeceğiz sorulunca; “ Zulmüne engel olursun, bu da senin ona yaptığın bir yardımdır.” Buyurmuşlardır.

Dostlar Hz.Adem Safiyullah dedik: Hz. Adem (a.s) ilk insan… Tabi ilk Peygamber… Düşündürücüdür ki ilk BABA. Öyle bir baba ki hem kendi oğul ve kızlarının ve hem de tüm insanlığın babası… Yetimlerin öksüzlerin babası… Bundan dolayı kadın erkek demeden bütün insanlar “ Ademoğlu ”diye şereflendirilmemiş mi? Öyleyse insan geliş noktasını düşünüp layıkı veçhile yaşamına devam etmelidir. Aksi halde inkarın birinci basamağına çıkmış olur. Netice itibariyle insanoğlu babanın ve babaların nasıl olması gerektiğini de bilmelidir. Eğer böyle olmasa insandaki babalık, yalnız sülbi bir kıymet ifade edip hiçbir manevi kıymeti olmaz ve olamaz da. Bu nedenle babalık maddi bağdan öte MANEVİ bir bağdır.

Tabi babadan sonra oğul… Ki Kabil, Habil, Ham, Sam, Şit, Kenan, Yasef, Yusuf ve Yusuf’u kuyuya atan tabiri caizse her asırda eşek mantarı gibi çıkıp Müslümanlara, mütedeyyin insanlara zarar vermek üzere bombalarıyla, silahlarıyla, füzeleriyle çete oluşturarak velhasıl iyisi ve kötüsüyle babalar ve babalardan sonra oğullar babasına isyan eden oğullar yani babasının sözüne itibar etmeyip katil olanlar… Oysa Yüce Allah (c.c.) Kur’an-ı kerimde “ Hani sizden, birbirinizin kanını dökmeyin, birbirinizi ülkenizden çıkarmayın diye söz almıştık, sizde bunu kabul etmiştiniz.Buna sizde şahitlik edersiniz.” “ Ama işte siz birbirinizi öldürüyor, bir kısmınızı yurdunuzdan çıkarıyor, onlara karşı günahta ve zulümde birbirinizi destekliyorsunuz…” (2/84-85 Prof.Dr.Suat YILDIRIM) “ İşte bundan dolayı İsrail oğullarına kitapta şunu bildirdik. Kim katil olmayan ve yeryüzünde fesat çıkarmayan bir kişiyi öldürürse sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kimde bir adamın hayatını kurtarırsa sanki bütün insanların hayatını kurtarmış olur. Resullerimiz onlara açık ayetler ve deliller getirmişlerdi. Ne var ki onların çoğu bütün bunlardan sonra, hala yeryüzünde fesat ve cinayette aşırı gitmektedirler. ” (6/32 Prof.Dr.Suat YILDIRIM)

Hz Yakup (a.s)’ın bir ismi israil olduğu için onun neslinden gelen on iki oğlu ve torunlarına verilen ad dır. Ve yahudi dinine inanan bu insanlar öyle bir milletti ki bir günde 40 peygamberi öldürdükleri rivayet edilen, ve Hz. isa (a.s.)' ı çarmıha geren ve firavun önderliğinde, Hz. Musa (a.s.)' ı kovalayan, Allah (c.c) tarafından lanetlenmiş bir topluluğa israiloğulları denilmektedir. Ki bunlar İsrail oğulları yok olsun diye kardeşleri Hz. Yusuf’u çete kurarak kuyuya atan bir zihniyet o kadar ileri gittiler ki firavun denilen zalimin zulmü çoğalınca Rabbim Hz. Musa (s.a.)’yı gönderdi. Fakat azgın insanlar yine zulmettiler, Hz. Davut (a.s.) geldi yine zulmettiler. Hz. Süleyman (a.s.) geldi yine zulmettiler. Derken alemlere Rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) Efendimize bile suikastlar kuranlar o günlerin kalıntılarından olan bu günün israili ne acı ki bu gün Filistinli peygamber çocuklarını yok etmeleri elbette geçmişten günümüze kadar devam eden hak ve batılın intikamlarıdır. Sevdiklerinize bir gül verin.Gül veremiyorsanız Gülüverin!.. Haftaya konuya devam etmek üzere hoşça kalın dostça kalalım…   
 
 
Yusuf ÇAKICI – Yalıhüyük /KONYA  

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
emoji-5
Emoji
Ey İsrail! Sen değil misin?

Bültenimize abone olun, yeni haberleri bildirelim.

Yalıhüyük hakkındaki yeni haberlerden haberdar olmak için ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Yalıhüyük.com ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!