Bozkır’a İki Cumhuriyet Altını!
Bozkır için çok sevinçli bir anı yaşıyorum ve bu yazıyı yazmaktan o kadar mutluyum ki bunu kelimeler ifade etmekte zorlanıyorum....
1971 yılında Konya- Bozkır – Çağlayan Kasabası’nda (Çat) doğdu. Selçuk Üniversitesi Beden eğitimi ve Spor Yüksek Okulu’nda ise 1996 yılında mezun oldu.2000 yılından bu yaza Bozkır Meram Fevzi Çakmak İlköğretim Okulu’nda Beden Eğitimi Öğretmeni olarak görevine devam etmektedir.Evli olup Mevlüt Alperen isimli bir erkek, Şule ve İlhan İzel isimli iki kız babasıdır.
Bozkır için çok sevinçli bir anı yaşıyorum ve bu yazıyı yazmaktan o kadar mutluyum ki bunu kelimeler ifade etmekte zorlanıyorum....
Geçtiğimiz hafta sonu Bozkır Sorkunlu Mehmet Başaran’ın dükkânında Bozkırlılar Kültür Folklor ve Dayanışma Derneği tarafından yayınlanan ve editörlüğünü Yard. Doç....
<p align="left">Cumhurbaşkanımız Sayın, Abdullah Gül, Bitlis'e giderken geçtiği Güroymak ilçesinden, "Yolda Norşin'de büyük kalabalık gördüm. İnsanlarla konuştum, sevgiyi gördüm" diye söz edince ortalık karıştı. Tartışmalar hala devam etmektedir. </p>
<p align="left">Bayramdan birkaç gün önce internetten gurbetteki bir arkadaş ile hoş beş ederken “Bayramda ne yapacaksın?” diye sordum. Keşke sormasaydım. </p>
<p align="left">12 Eylül 1980 yılında sadece hükümet hukuk dışı bir darbe, sadece devletimizin tepesindeki yöneticilerin değişmesi veya memleketi bölüşemeyen bir gençliği hizaya getirmek olarak düşünmek saflık olur. 12 Eylül öncesi sonrası ve hatta günümüze kadar süren etkileri ile Türk tarihine kara bir gün olarak kaydedilmiştir. </p>
<p align="left">Geçtiğimiz yıl 30 Ağustos Zafer Bayramı anısına kaleme almış olduğum “Kurtuluş Savaşında Bozkırlı Çocuklar” isimli yazımda küçük yaşta bu ülke için şehit olmuş üç çocuktan bahsetmiş ve mezar taşlarının resimlerini yayınlamıştım. Bir okuyucum resimlerden birini almış Msn resim kısmına koymuş ve bana “nasıl olmuş hocam sizin yazıdan aldım” diye sordu. Bu durum çok hoşuma gitti. Bende Msn resmi olarak yukarıdaki resmi yaptım ve slogan kısmına da “Bu Vatan Bizim! İşte Tapusu!” diye eklemiştim.</p>
<p align="left">Kuşça Köyü şenliğinde yanımdaki boş tabureye Bozkır Kaymakamımız Sayın Hüseyin Çelik oturdu. Bende “hoş geldiniz kaymakam bey” diyerek selamladım. Masadakilerin çoğu gurbetçi olunca kendisini onlarla tanıştırmak istedim o “bırak hocam sırrımı açıklama her şey doğal olsun” dedi.</p>
<p align="left">19 Temmuz’da Kuşça Köyü’nün şenliği vardı. <a href="http://www.bozkirkusca.com/" target="_blank">www.bozkirkusca.com</a> ‘un teşviki ve köy muhtarının öncülüğünde yapılan şenliğe Mehmet Ali Palabıyık ve Mehmet Yüce isimli Kuşça aşığı iki gencin ısrarlı daveti üzerine; Yakup ÇETİN ve kızım Şule ile beraber katıldım. Arkadaşlar ile dolu dolu zevkli bir şenlik izledik ve program arası verilen boşlukta Mavi Kanyonu’nu ve Mavi Tünel’i gezdik. Yöre doğal güzellik yönden muhteşemdi. </p>
<p align="left">Anayurt, Doğu Türkistan yıllardır aklın sınırlarını zorlayacak derecede zülüm altında inlerken, bunu sadece bir kaç sivil toplum örgütü dile getirmekte ve onların sesleri de gündelik hayat içersinde kaybolup gitmektedir. Başka konularda avazının çıktığı kadar bağıranlar bu konuya gerekli hassasiyeti gösteremediklerini ibretle ve endişeyle izlemekteyim. </p>
<p align="left">Konya’ya ilk tayin olduğum yıldı. Evin zili çaldı. Dışarı çıktığımda karşımda mahallede ne kadar çocuk varsa hep bir ağızdan;<br /><strong>—ŞİVLİLİKÇİ!<br />—ŞİVLİLİKÇİ!<br />—ŞİVlİLİKÇİ!</strong></p>
<p align="left">Sayın Belediye Başkanım,</p><p align="left">Öncelikle, iklimi sert, coğrafyası zor, bürokrasisi zayıf, sahip çıkanı olmayan, gün geçtikçe küçülen ve her şeye rağmen sevdamızın diğer adı; Bozkır’a başkan olmak zor olduğunu düşünüyor yeni görevinizde başarılar diliyorum.</p>
<p align="left">Türk tarihi insanlığın ilk yıllarına dayanır. Ergenekon’dan çıkışla başlayan, Talas, Malazgirt, Moğol İstilası, Haçlı Seferleri, Ankara Savaşı, Kosova, İstanbul’un fethi, Çaldıran, 2. Viyana bozgunu, Çanakkale ve Milli Kurtuluş savaşı gibi önemli olaylarla ve Metehan, Kürşat, Bilge Kağan. Saltuk Buğrahan, Tuğrul Bey, Çağrı Bey, Alparslan, Süleyman Şah, Kılınç Arslan, Osman Gazi, Yıldırım, Fatih, Yavuz, Kanuni, Abdülhamit han, Fevzi Çakmak, Mustafa Kemal ve isimleri yazmakla bitmez nice kahramanlarla doludur. İşte bunlar içinde 19 Mayıs 1919 ve Mustafa Kemal’in yeri müstesnadır.</p>
<p align="left">Bir sabah kalkınca köyün her tarafı oraklı çekiçli bayraklarla ve pos bıyıklı adamların resimleriyle doluydu. Bu arada okulun önünde iki kavak arasına gerilmiş iplerde kocaman kocaman insan resimleri, oraklı çekiçli bayraklar, yanlarında hediye gibi sarılmış paketler (Bombalı paketmiş) vardı. Bunlara hiç anlam veremiyordum.</p>
Son yorumlar